Türkiye, enerji arz güvenliğini güçlendirme hedefiyle yeni projeleri hayata geçirirken, yeşil hidrojen üretiminin temel unsurlarından biri olan elektrolizörün yerli üretimini gerçekleştirdi.
İklim değişikliği ve savaşlar, enerji sektöründe derin etkiler yarattı. Türkiye ise son yıllarda petrol ve doğalgazdan rüzgar ve güneş enerjisine kadar çeşitli kaynakların kullanımını artırmayı hedeflerken, yeşil enerji çözümleri arasında öne çıkan hidrojen üretimine yönelik çalışmalarına hız verdi.
Bu hedefler doğrultusunda Balıkesir’in Bandırma ilçesi merkezli olmak üzere Güney Marmara’da Hidrojen Vadisi kurma çalışmaları devam ediyor. Bu projede ihtiyaç duyulan teknolojilerin yerli ve milli imkanlarla üretilmesi için de çeşitli girişimler hayata geçiriliyor. Bu girişimlerin önemli bir parçası olarak da yeşil hidrojen üretiminde kritik bir role sahip olan “elektrolizör” yerli olarak üretildi.
Hidrojen Üretim Kapasitesi Dikkat Çekiyor
TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Hidrojen ve Yakıt Pili Teknolojileri Araştırma Grubu, Türkiye’nin en yüksek kapasiteli ilk yerli proton değişim membran (PEM) tipi elektrolizörünü geliştirdi. Bu yenilikçi cihaz, yüzde 99,9 saflıkta hidrojen üretme kapasitesiyle dikkat çekiyor.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, temiz enerjiye yönelik çalışmaların hızlandırıldığını vurguladı. Kacır, Güney Marmara Kalkınma Ajansı’nın desteğiyle sürdürülen yeşil hidrojen üretimi projesinde, Türkiye’nin ilk yerli elektrolizörünün TÜBİTAK enstitülerinde üretildiğini belirtti. Ayrıca nükleer enerji teknolojilerinin öneminin yeniden arttığını ve bu alanda temiz enerji olarak kabul edilen teknolojilere yönelik yeni bir AR-GE programı başlatacaklarını ifade etti.