Ocak-Nisan 2025 döneminde, Çin’in paslanmaz çelik ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre %15 artarak 1,67 milyon tona ulaştı. Bu artış, Çin’in dünya pazarındaki rekabet gücünü artırırken, aynı zamanda küresel paslanmaz çelik talebinin de yükseldiğini göstermektedir. Özellikle Asya-Pasifik bölgesindeki ülkeler, Çin’in paslanmaz çelik ürünlerine yönelik talebi artırdı. Çinli üreticilerin, yüksek kaliteli ürünleri ve rekabetçi fiyatları sayesinde, uluslararası pazarda daha fazla pay elde ettikleri görülüyor.
İthalat Düşüşü
Aynı dönemde, paslanmaz çelik ithalatı %26 düşüşle 593 bin ton seviyesine geriledi. Bu durum, Çin’in yerli üretim kapasitesinin artması ve hammaddeye olan bağımlılığının azalması ile ilişkilendiriliyor. İthalatın düşmesi, yerli üreticilerin artan talepleri karşılamak için daha fazla üretim yapabilme yeteneğini de yansıtıyor. Özellikle, yerli çelik sanayisinin modernizasyonu ve teknolojik gelişmeler, bu düşüşte önemli bir rol oynamaktadır.
Nisan Ayı Verileri
Nisan ayında, paslanmaz çelik ithalatı Mart ayına göre %10,3 artarak 142,1 bin tona yükseldi. Ancak, aynı dönemde ihracat %4,9 gerileyerek 447,8 bin ton seviyesine indi. Bu durum, mevsimsel dalgalanmalar ve piyasa koşullarındaki değişimlerin etkisiyle açıklanabilir. Yıllık karşılaştırmada, ithalat %26,8 azalırken, ihracat %14,1 artış gösterdi. Bu çelişki, piyasanın dinamiklerini ve talep değişimlerini gözler önüne seriyor.
Nisan ayında hurda paslanmaz çelik ithalatı, önceki aya göre neredeyse iki kat artarak 12,1 bin tona çıktı ve yıllık bazda %44’lük bir artış kaydedildi. Bu artış, inşaat ve otomotiv sektörleri gibi hurda paslanmaz çelik tüketen endüstrilerdeki büyümeyi destekliyor. Ancak, Ocak-Nisan toplam hurda ithalatı %15,6 düşüşle 32,2 bin ton olarak belirlendi. Bu durum, ham madde arzına yönelik dışa bağımlılığın azaldığını ve yerli kaynakların daha etkin kullanıldığını gösteriyor.
Dışa Bağımlılığın Azalması
Çin’in paslanmaz çelik ticaretindeki bu gelişmeler, ülkenin ekonomik stratejisi ve sanayi politikaları açısından da önemli bir anlam taşıyor. Hammadde arzına yönelik dışa bağımlılığın azalması, Çin’in yerli üretim kapasitesini artırma hedefinin bir yansımasıdır. Ayrıca, bu durum, ülkenin sürdürülebilir büyüme hedefleri doğrultusunda atılan önemli adımları da göstermektedir.
Rakamlar, hem nihai ürün ihracatındaki ivme hem de hurda iç talebindeki dalgalanma ile birlikte değerlendirildiğinde, Çin’in paslanmaz çelik ticaretinde ihracat lehine güçlenen bir dönemin sürdüğünü, ancak hammadde tarafında temkinli bir seyrin devam ettiğini ortaya koyuyor. Bu gelişmeler, Çin’in global pazardaki konumunu güçlendirirken, aynı zamanda yerli sanayinin de gelişimine katkı sağlıyor. Gelecek dönemde, bu trendin nasıl evrileceği ve uluslararası piyasalardaki etkileri merakla bekleniyor.