Universal Robots’un Ülke Müdürü Kandan Özgür Gök, kolaboratif robot yatırımlarının geri dönüş süreleri ve maliyet analizleri hakkında detaylı bilgiler verdi.
Kolaboratif robotların temel ayrımın satın alma maliyeti ile işletme maliyeti arasında ortaya çıktığını ifade eden Kandan Özgür Gök, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“Kolaboratif bir robot kullanırken hangi maliyetlerin rol oynadığı ve yatırım geri dönüşü, firmalar için en önemli konuların başında geliyor. İlk temel ayrım, iş birliğine dayalı bir robotun satın alma maliyetleri ile işletme maliyetleri arasında ortaya çıkıyor. Büyük altyapısal değişiklikler gerektirmediğinden minimum yatırımla sahip olunan cobot teknolojisi, üretim hattındaki farklı görevler için yeniden programlanıp devreye alınmasıyla 7/24 aralıksız kullanılabiliyor. Çalışanlarla beraber yan yana güvenle çalışarak (risk analizine bağlı olarak) maliyetleri yükseltmeden otomasyon seviyesinin en etkin şekilde oluşturulmasını sağlıyor. Sağladığı sayısız avantajlarla cobot’ların yatırım geri dönüşü hızlı oluyor.”
Gök, sadece cobot satın alma fiyatına odaklanmakla doğru bir değerlendirme yapmanın zor olduğunu söyleyerek ekledi: “Ortalama olarak bir cobot’un fiyatı, toplam satın alma maliyetlerinin yaklaşık üçte birini oluşturuyor. Bireysel durumlarda; “Tak-Çalıştır ve Üretime Başla!” konseptine sahip tutucular, kameralar, yazılımlar veya sensörler gibi ihtiyaca özel ekipmana bağlı olarak büyük ölçüde değişebiliyor. Alma-bırakma uygulaması, makine besleme veya montaj işleminde robot koluna ek olarak iki parmaklı bir kavrayıcıdan daha fazlasına ihtiyaç duyulmuyor.
Çok hızlı ve kolay bir şekilde entegre edilebiliyor. Daha karmaşık uygulamalar ek sensörlerin, görüntü işlemenin veya özel tutucuların kullanımını gerektirebiliyor. Ayrıca cobot seçiminin diğer maliyet havuzları üzerinde önemli bir etkisi bulunuyor. Bir cobot modeli ne kadar kolay ve hızlı kurulabilir ve programlanabilirse, sistem entegrasyonu alanında maliyet tasarrufu o kadar önemli oluyor.”
Kolaboratif Robotların İşletme Maliyetleri Nasıl?
Kolaboratif robotlar konusunda işletme maliyetlerini listelerken yine uygulamaya bağlı olarak farklılaşmanın önemli olduğuna vurgu yapan Gök, “Kolaboratif robotu gelecek yıllarda istikrarlı ve değişmez bir üretim sürecinde kullanmayı planlıyorsanız yalnızca birkaç önemli ek maliyetle karşılaşacaksınız. Belirli uygulamalar, harici basınçlı hava sistemi gibi ek harici bileşenlerin çalıştırılmasını gerektirebiliyor. İşletme maliyeti hesaplamasında daha detaya girmek istendiğinde devam eden elektrik maliyetleri gibi faktörleri de hesaplamanıza dahil edebilirsiniz.
Robot uygulamasının gereksinimlerinin zaman içinde değişmesi bekleniyorsa, sahip olma maliyetine daha yakından bakmak gerekiyor. Örneğin, iş parçasının doğası veya üretim ortamı düzenli olarak değişiyorsa (küçük seri üretimde olduğu gibi) veya cobot çok farklı uygulamalar için kullanılacaksa buna göre sistem tercih edilmeli. Burada da cobot modelleri, sezgisel bir kullanıcı arabirimi aracılığıyla programlanabilen “Tak-Çalıştır ve Üretime Başla!” konseptine sahip uygulama kit ve ekipmanlarının sunduğu bir avantaja sahip. Söz konusu özellik, hızlı bir kurulum sağlıyor ve maliyetleri düşük tutuyor.” şeklinde açıklama yaptı.
Cobotlar Hızlı Yatırım Geri Dönüşü Sağlıyor
Kandan Özgür Gök, cobotların toplam otomasyon çözümlerinde sunduğu maliyet avantajlarına dikkat çekti. Gök, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Toplam yıllık masrafları karşılaştırarak yatırım geri dönüşünün ne kadar hızlı olacağını hesaplayabilirsiniz. Esnek konumlandırma, güvenli kullanım, hızlı kurulum ve entegrasyon, elle ya da kontrol kumandasıyla kolay programlama avantajlarıyla KOBİ şirketlerinden büyük ölçekli çok uluslu şirketlere kadar hızlı yatırım geri dönüşü avantajı sağlıyor.”
