İkinci kuşak kadın girişimcilerin yönettiği KYS Mobilya, yalın üretim odaklı dönüşümüyle üretim disiplinini güçlendirmeye devam ediyor. Şirket, Eskişehir OSB’nin İmişehir Mahallesi’ndeki genişleme bölgesinde yapımı süren yeni fabrikasında tek akış modeline geçerek hem verimliliği yükseltmeyi hem de kadın istihdamını artırmayı amaçlıyor.
Babalarının vefatının ardından 2002 yılında yönetimi devralan iki kardeş, Özlem Günaydın ve Melek Özaydemir, şirketin büyüme stratejisini tamamen yalın üretim kültürüne dayandırıyor. Kurucu Ortak Özlem Günaydın, dönüşüm süreci, yatırım planları ve kadın iş gücüne yönelik vizyonları hakkında değerlendirmelerde bulundu.
KYS Mobilya’da uzun süredir yalın üretim prensipleri doğrultusunda çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Günaydın, süreci yalnızca teknik bir proje olarak görmediklerinin altını çizdi. Bu kapsamda çeşitli eğitimler aldıklarını ve yapıyı kurumsallaştırdıklarını belirten Günaydın, şunları söyledi:
“Yalın üretim yaklaşımını yıllar önce benimsedik ancak son dönemde bunu daha sistematik bir çerçeveye oturttuk. Hazırladığımız projelerle resmi olarak yalın dönüşüm sürecine dahil olduk. Bu model, yalnızca verimliliği artırmakla kalmıyor, çalışanların aidiyetini de güçlendiriyor. Düzenli, planlı ve sonuç odaklı çalışma kültürü yerleşti; kayıplarımız azaldı, üretim hızımız arttı.”
Yeni Tesisle Tek Akış Sistemine Geçiş
Büyüme planlarının merkezinde yeni fabrikanın bulunduğunu aktaran Günaydın, halen Baksan Sanayi Sitesi’nde altı farklı atölyede dağınık biçimde üretim yaptıklarını söyledi. “Farklı noktalarda çalışmak hem zaman hem süreç kaybına neden oluyor” diyen Günaydın, yeni tesisle ilgili şu bilgileri paylaştı: “İmişehir OSB’de inşaatı süren fabrikamızda tek akış sistemi uygulanacak. Yaklaşık 6 bin 800 metrekarelik kapalı alan planladık. Bu yapı bize hız kazandıracak, makine parkını yenileme fırsatı sağlayacak ve üretim süreçlerimiz çok daha sağlıklı hale gelecek.”
Kadın İstihdamı Stratejik Öncelik
İki kadın girişimci olarak işletmede kadın çalışan oranının artırılmasını önemli bir misyon olarak gördüklerini belirten Günaydın, üretimin pek çok bölümünde kadın emeğinin ağırlığını hissettirdiklerini söyledi. Boyahaneden döşeme hattına kadar birçok birimde kadınların görev aldığını kaydeden Günaydın, “Kadın çalışanlarımızın titiz yaklaşımı ürün kalitemize doğrudan yansıyor. Kadın istihdamını artırmak bizim için hem bir hedef hem de sektöre karşı sorumluluğumuz. TOBB Kadın Girişimciler Kurulu’ndaki çalışmalarımız da bu vizyonu destekliyor” dedi.
İç pazardaki genişlemenin yanı sıra ihracatta da yeni adımlar attıklarını aktaran Özlem Günaydın, İstanbul’da iki mağaza ile faaliyet gösterdiklerini, Amerika pazarına ise dijital satış kanalları üzerinden ulaştıklarını söyledi. ABD’de iki depolarının bulunduğunu ve kendi markalarıyla satış yaptıklarını hatırlatan Günaydın, New York’ta katılacakları fuarın ihracat stratejileri için önemli bir eşik olacağını belirterek şu değerlendirmeyi yaptı: “Bir süre mağazalaşmaya odaklandığımız için ihracat temposu düşmüştü. Son bir yıldır ABD’de dijital kanallar üzerinden aktif durumdayız. Şimdi yeniden ihracat merkezli büyüme dönemine giriyoruz. New York’taki fuar, yeni iş bağlantıları kurmamız ve görünürlüğümüzü artırmamız açısından kritik olacak.”